Yenidoğan Çetesi davasında üçüncü celse başladı.
Bakırköy Adliyesi konferans salonunda görülen duruşmanın bugünkü oturumunda 22’si tutuklu 47 sanık ve tarafların avukatları hazır bulunuyor.
Davanın ilk iki gününde altı tutuklu sanık savunma yaptı.
Bugünkü oturum sanık hemşire Cansu Akyıldırım’ın savunmasıyla başladı.
AKYILDIRIM: HEMŞİRELERE KIDEMİNE GÖRE DAĞITIRIM
Akyıldırım, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Ben maaşlı çalışanım. Bir maddi çıkarım olmadı.” dedi.
Mahkeme heyeti Akyıldırım’a iddianamede geçen para transferlerini sordu.
Sanık hemşire, bu paraların motivasyon amaçlı gönderildiğini öne sürdü.
Akyıldırım, “Medisense şirketinden Fırat Bey, aylık olarak bana toplu bir para atar, ben de bunu hemşirelere kıdemine göre dağıtırım.” dedi. Sanık hemşire, örgüt lideri Sarı'yla üç yıl süren bir ilişkisi olduğunu söyledi.
Akyıldırım’a iddianamede geçen bir bebeğin ölümü soruldu.
Yaşamını yitiren bebeğin, yapılan müdahaleye rağmen hayata dönmediğini savunan Akyıldırım, şöyle devam etti:
“Dursun Bey bebeğin filmine sistemden baktı. ‘Diyafram hernisi’ dendi. Ben yorumlayamadığım için bilemiyorum. Çocuğa 45 dakika müdahale ettik. Sonra filmleri Fırat Bey’e yolladım.”
Akyıldırım savunmasında Fırat Sarı ile arasında geçen bir telefon görüşmesini de anlattı.
2023 yılının sonlarına doğru Sarı’nın kendisini aradığını söyleyen Akyıldırım, “Fırat Sarı; Hasan Basri ve Hakan Doğukan Taşçı’nın ilaçları sattıklarını söyledi. Ben gözümle görmedim.” dedi.
Akyıldırım, Sarı’yı 2019’dan bu yana tanıdığını da söyledi.
Akyıldırım, Fırat Sarı’nın talebiyle Birinci Hastanesi’nden TRG Hastanesi’ne iki haftalığına yardıma gittiğini de anlattı.
Maaşlı çalışan bir insan olduğunu anlatan Akyıldırım, çete varlığını kabul etmediğini söyledi.
Yaşananları haberleştiren gazetecileri suçlayan Akyıldırım, olayın farklı bir noktaya çekildiğini öne sürdü.
Cansu Akyıldırım savunmasında, hemşire Hakan Doğukan Taşçı’nın işten çıkarılmasını istediğini de söyledi.
Akyıldırım, Taşçı’nın sorumsuz olduğunu ve çalışma şeklinin kendisine uymadığını ifade etti.
Yenidoğan Çetesi’ne ilişkin hazırlanan örgüt şemasında, örgüt yöneticileri arasında gösterilen İlker Gönen’in avukatıyla mahkeme başkanı arasında gerginlik yaşandı.
Mahkeme başkanı, Gönen’in avukatına, “Mahkemeyi ben yönetiyorum, siz değil.” dedi.
Sanık Cansu Akyıldırım'ın savunması tamamlandı.
DURMUŞ: MAAŞLI ÇALIŞAN BİR İNSANIM
Dava sekizinci sanık hemşire Çağla Durmuş'un savunmasıyla devam edecek.
Sanık hemşire Çağla Durmuş, örgüt üyesi olmadığını, ortada örgüt olup olmadığını bilmediğini savundu.
Hakkındaki suçlamaları reddeden sanık hemşire, “Maaşlı çalışan bir insanım. Hiçbir hastayı ihmal edecek davranışta bulunmadım.” dedi.
Durmuş’a, örgüt yöneticisi olarak gösterilen İlker Gönen’le arasında geçen bir konuşma soruldu.
Sanık hemşireye, iddianameye yansıyan konuşmasında, “Artık bıraktım, ölüyor mu, ne olursa.” dediği hatırlatıldı.
Durmuş, “Hastayı ihmal edecek şekilde bırakmak değil, serzenişte bulunuyorum.” dedi.
Sanık Çağla Durmuş, “Biz entübe gösterdik. Çarşaflara uyumlu değil, patlayabiliriz.” sözünü ise şöyle savundu:
“Ben yanlış hatırlamışım, uyumluymuş.”
Durmuş, “Kötüleşip entübe olmuş gibi göstereyim.” sözü için ise şunları söyledi:
“Yeni öyle oldu, dosyaya da teyit amaçlı yazayım diye soruyorum.”
Durmuş, “Bakalım bir şey yakalayacaklar mı” sözü için ise eksikliklerden bahsettiğini öne sürdü.
Sanık hemşire, Gıyasettin Mert Özdemir’in hasta transferi yaptığını, kendisinin doktora sunduğunu, doktor kabul ederse hastayı aktardıklarını anlattı.
Mahkeme başkanı bunun üzerine “Ben hakimim, başka iş yapamam. Gıyasettin ambulans şoförü olarak bunu nasıl yapıyordu.” dedi. Sanık hemşire, “Bilmiyorum, ben hasta transfer yaptığını biliyorum.” yanıtını verdi.
Sanık Çağla Durmuş, hekimler ne dediyse onu uyguladıklarını da söyledi.
Durmuş, bilirkişi raporunda yer alan ve bir bebeğin beslenmesinin eksik olduğunu gösteren tespite ilişkin soruya, “Niye öyle yazdıklarını bilmiyorum.” yanıtını verdi.
Sanık hemşire, Fırat Sarı’nın kendisine “Hastayı entübe göster.” dediğini anlatıp, bunun daha fazla kazanç sağlamak için talep edildiğini ifade etti.
Duruşmaya yarım saat ara verildi.
Duruşmanın öğleden sonraki oturumu sanık hemşire Damla Atak’ın savunmasıyla başladı.
Fırat Sarı’nın işletmesinde çalıştığını söyleyen Atak, Sarı’yı bir ya da iki kez gördüğünü söyledi.
“İddianamede gördüğüm kadarıyla herkes birbirinin dedikodusunu yapıyor. Böyle örgüt olur mu?” diye kendini savunan hemşire, başka doktorların kaşelerinin kullanılmasına ilişkin soruya, “Dr. Mehmet Gürül ile çalışırken Dr. Şeyhmus’un kaşesi vardı. Mehmet Bey’in kaşesi yoktu.” yanıtını verdi.
Atak’a, Kaya bebeğin ölüm sürecine ilişkin soru da yöneltildi.
ATAK: YER BULAMADIĞINDA O HASTALARI GÖNDERİYORDU
Sanık hemşire şunları söyledi:
“500 gram bir bebek var. Müdahale edilmesi gerekiyor. Akciğerleri kanıyordu. Başhekim Ali Dirik’e mesaj attım. Bunun üzerine yoğun bakıma geldi. Sorular sordu. Ama bunları yaparken bizi yönlendiren yoğun bakım uzmanı yoktu. Zaten Güney Hastanesi’nde gece yoğun bakım uzmanı yoktu.”
Atak, başhekim Dirik’in yenidoğan yoğun bakımın kameralarını söktürdüğünü de anlattı.
Savunmasının devamında ambulans şoförü Gıyasettin Mert Ödemir’in 112 Acil Servis’te çalıştığını ancak 112 hastalarını göndermediğini de anlatan Atak, şöyle devam etti:
“Samimi olduğu doktorlar hastalarına yer bulamadığında o hastaları gönderiyordu.”
Sanık hemşire Damla Atak'ın savunması bitti.
Atak'ın savunmasının ardından Dr. Rıza Keykubad'ın savunmasına geçildi. Kaykubad, davada savunma yapacak olan ilk doktor.
Kaykubad'ın savunmasını kağıttan okumasına savcı itiraz etti. Bu itiraza savunma avukatları karşı çıktı. Mahkeme başkanı, savunmanın kağıttan okunmasına izin verdi.
Sanık doktor, görmediği bir bebeğin ölümünden sorumlu tutulduğunu iddia etti.
Güney Hastanesi'nde bir bebeğin öleceğinin anlaşılmasının ardından alelacele doktor arandığının tapelere yansıdığını söyleyen Keykubad, ne hastanede görevli eşinin ne de kendisinin Kaya bebeği görmediğini savundu.
Kaykubad, üzerine oyun oynandığını ileri sürdü.
Sanık doktora, “Çek fişini” ifadesi de soruldu.
Keykubad, “Ben böyle bir cümle söylemedim, mavi kod ver dedim.” dedi.
0 Yorum